Günümüz dünyasında para birimleri sürekli değişiyor. Peki, en değerli yeni para biriminin ne olduğunu hiç düşündünüz mü? Dolar, Euro ya da kripto paralar değil. Cevap çok daha temel bir yerde gizli: Doğru bilgi. Francis Bacon’un dediği gibi, “Bilgi güçtür.” Ancak günümüzün bilgi bombardımanında asıl güç, doğru bilgiyi ayıklayıp onu etkili bir şekilde kullanabilmektir.
İnsan Tanıma Sanatı: Ticarette Başarının Anahtarı
Bilgiyi kullanmanın en etkili yollarından biri, insanları doğru anlamaktan geçer. Kırk yıllık bir esnaf olan Mahmut Bey’in hikayesi, bu konunun en çarpıcı örneklerinden biridir. Yıllarca bir müteahhitten iş alamayan Mahmut Bey, “İnsan Tanıma Sanatı” eğitimi aldıktan sonra yaklaşımını tamamen değiştirir ve inanılmaz bir sonuç elde eder.
Peki, neyi farklı yaptı?
- Gözlem Yaptı: Müteahhidin ofisine girdiğinde, kendi ürününü anlatmak yerine odayı taradı, fotoğrafları ve objeleri inceledi.
- Soru Sordu: Çocuklarının fotoğrafını görünce onlar hakkında sorular sordu. Başarı ve bağış fotoğraflarını görünce takdirlerini iletti.
- Dinledi: İki saat boyunca kendisi neredeyse hiç konuşmadı, sadece doğru soruları sorarak karşı tarafın kendini anlatmasını sağladı.
Sonuç? On yıldır 15 dakikadan fazla görüşemediği müteahhit, iki saatin sonunda ona sadece istediği işi vermekle kalmadı, aynı zamanda başka işler için de onu tavsiye etti. Unutmayın, insanlar kendilerini anlayan ve onlara değer veren kişilerle iş yapmak ister.
Etkili İletişimin Sırrı: 4S Kuralı ve Temsil Sistemleri
İletişimde sıkça yanlış anlaşılırız. Türkçe konuşuyor olmamız, anlaştığımız anlamına gelmez. Gerçek iletişim, karşı tarafın anladığı dilde konuşmaktır. Bunun için de öncelikle onu dinlemek gerekir.
İyi bir dinleyici ve iletişimci olmak için 4S kuralını aklınızda tutun:
- Sor: Doğru ve güçlü sorular sorun.
- Sus: Cevap vermek için değil, anlamak için susmayı başarın.
- Samimiyetle Dinle: Sadece kulaklarınızla değil, gözlerinizle, ilginizle ve kalbinizle dinleyin.
- Samimi Niyetle Dinle: Gerçek amacınız karşı tarafı anlamak olsun.
İnsanların anladığı dili çözmenin bir diğer yolu da onların “temsil sistemini” keşfetmektir. İnsanlar dünyayı üç temel sistemle algılar:
- Görseller: Hayatı resimlerle algılarlar. Hızlı konuşurlar, çünkü zihinlerindeki görüntüleri kelimelere dökmeye çalışırlar. Onlarla konuşurken görsel materyaller (resim, video, slayt) kullanmak çok etkilidir.
- İşitseller: Seslere ve sohbete duyarlıdırlar. Onlar için ne söylediğiniz kadar, nasıl söylediğiniz de önemlidir. Sohbet etmeyi severler ve bir konudan diğerine atlayabilirler.
- Dokunsallar: Hislere, duygulara ve temasa odaklıdırlar. Yavaş ve tane tane konuşurlar. Bir mekana girdiklerinde oranın atmosferini, kokusunu, sıcaklığını hissederler. Onlar için deneyim ve duygu ön plandadır.
Müşterinizin, eşinizin veya çalışma arkadaşınızın hangi temsil sistemine sahip olduğunu anlarsanız, onun dilinden konuşarak kilitli kapıları kolayca açabilirsiniz. Unutmayın, herkesin anahtarı farklıdır.
