Gayrimenkul Liderleri

Hayatınızın Kararı | Talat Kırış

Ben bir beyin cerrahıyım ve işimin en zor kısmı ameliyat masasında geçen saatler değil. En zor an, bir annenin gözlerinin içine bakarak çocuğunun beyninde bir tümör olduğunu açıklama anıdır. Çünkü hastalarıma birer “vaka” olarak değil; duyguları, sevdikleri ve hayalleri olan bir bütün olarak bakıyorum. Hayat, anlar ve bu anlarda verdiğimiz kararlardan, yani seçimlerimizden ibarettir. Ve çok fazla zamanımız yok.

Anlar ve Seçimler: Hayatı Tanımlayan Kararlar

Hayatımızı şekillendiren, bazen saniyeler içinde alınan kararlardır. Mesleğim boyunca bu anlara defalarca tanıklık ettim:

Bu hikaye bize şunu soruyor: Hayatın değerini anlamak için ille de duvara çarpmamız mı gerekiyor?

Konfor Alanının Dışına Çıkmak: Gerçek Yaşam Nerede Başlar?

Her sabah ev dediğimiz bir kutudan çıkıp iş dediğimiz başka bir kutuya giderek bir ömür tüketiyoruz. Hayal gücümüzü ve yaratıcılığımızı köreltiyoruz. Daha fazla güç ve statü için çabalarken, yaşadığımız gezegene ve kendimize yabancılaşıyoruz.

Oysa dünyada sınırları zorlayan, ilham veren insanlar var:

Bu kadınlar, konfor alanlarının dışına çıkarak hem kendi hayatlarına hem de başkalarının hayatlarına ilham kaynağı oldular.

Bir Cerrahın Uyanışı: Grönland’dan Antarktika’ya

Yıllarca hayatımı beyin cerrahisine adadım. Ancak bir gün, hayatın tek bir boyuttan ibaret olamayacağını fark ettim. Bu uyanış beni önce Grönland’a, sonra Antarktika’ya götürdü. Daha önce hiç kanoya binmemişken Kuzey Kutup Dairesi’ni geçtim. Çadırda kaldım, kutup ayısı nöbeti tutarak tuvalete gittim ve 8 gün boyunca hiç yıkanmadım.

Antarktika’da ise bambaşka bir gezegene gelmiş gibi hissettim. Orası kimseye ait değil; ne ülkelere ne de şirketlere. Sadece orada yaşayan canlılara ait. Dönüş yolunda bir grup kambur balina teknemizin etrafını sardı ve bizimle oynamaya başladı. Okyanusun ortasındaki bu dev canlılar, bize tüm canlıların dostluğu üzerine unutulmaz bir ders verdi.

Ameliyathaneme döndüğümde artık aynı insan değildim. İşimi daha büyük bir tutkuyla yapıyordum ama aklımda Güney Kutbu’na yürümek, balinalarla yüzmek gibi yeni hayaller vardı.

Hayatınızın seyircisi olmayı bırakın ve sahneye çıkın. Yarından tezi yok, hayatınıza dokunun. Büyük ve imkansız görünen hayaller kurun. Everest’e tırmanmayı hayal edin, belki bir gün Ağrı Dağı’na çıkarsınız. Okyanusları hayal edin, belki bir gün balıkçı teknesiyle denizde yaşarsınız. Unutmayın, insanı anları ve seçimleri tanımlar. Seçimleriniz, hayallerinizin peşinden gitsin.

Exit mobile version