Pazar, Ekim 19, 2025
REKLAM ALANI
Google search engine
Ana SayfaGenelBir Davranışın Doğumu | Murat KAPLAN | TEDxAIU

Bir Davranışın Doğumu | Murat KAPLAN | TEDxAIU

Her gün sayısız davranış sergiliyoruz, ancak bu davranışların nasıl ortaya çıktığını, hangi süreçlerden geçerek doğduğunu hiç düşündünüz mü? Bir davranışın doğumu, aslında akıllı bir telefonun kurulumu ve çalışmasına çok benzer. Gelin, bu ilginç paralelliği ve zihnimizin arka planında neler olup bittiğini birlikte inceleyelim.

Akıllı Cihaz ve İnsan Zihni: Bir Kurulum Hikayesi

Yeni bir akıllı telefon aldığınızda yaptığınız ilk şey, onu kurmaktır. Dil, konum, saat dilimi gibi ayarları kendi tercihlerinize göre yaparsınız. Türkçe bilen birinin, Arapça kurulmuş bir telefonu kullanamayacağı gibi, insan da doğduğu andan itibaren içinde bulunduğu çevre tarafından “kurulur”.

  • Cihazın Kurulumu: Kullanıcı, cihazı kendi kullanım alışkanlıklarına göre ayarlar.
  • İnsanın Kurulumu: İnsan, doğduğu aile, toplum ve kültür tarafından ilk 5 yılında adeta kodlanır. İnanç sistemimiz, değer yargılarımız ve sonraki davranış kalıplarımızın birçoğu bu ilk kodlamalara göre şekillenir.

Bir harf yazdığınızda telefonunuzun size kelime önermesi gibi, zihnimiz de geçmiş deneyimlere dayanarak bize sürekli davranış önerilerinde bulunur.

Bilinç Dışı: Zihnimizin Arka Planındaki Güç

Davranışlarımızın arkasındaki asıl yönetici, farkında olmadığımız “bilinç dışı” sistemimizdir. Bu sistem, akıllı bir cihazın işletim sistemi gibi çalışır ve inanılmaz bir kapasiteye sahiptir.

  • 7/24 Aktif: Bilinç dışı, biz uyurken veya komadayken bile sürekli çalışır ve kayıt yapar.
  • Devasa Kapasite: Bilim insanlarına göre, yaklaşık 300 yıl boyunca aralıksız kayıt yapabilecek bir hafızaya sahiptir.
  • İnanılmaz Hız: Bilinçli zihnimizden 200.000 kat daha fazla işlem yapabilir. Bize ulaşan 11 milyon birim bilginin sadece 40 biriminin bilinçli olarak farkındayız.
  • Görsel Odaklılık: Beynimizin neredeyse yarısı görsel mesajları işlemeye ayrılmıştır. Bu yüzden “neye baktığımıza” çok dikkat etmeliyiz, çünkü her görüntü bilinç dışı tarafından kaydedilir.

Özgür İrade Bir İllüzyon mu?

Yapılan bilimsel araştırmalar, davranışlarımızın kontrolünün ne kadar bizde olduğunu sorgulamamıza neden oluyor.

  • 7 Saniye Kuralı: Max Planck Enstitüsü’nde yapılan bir araştırmada, bir hareketi yapmaya bilinçli olarak karar vermemizden 7 saniye önce, beynin ilgili bölgesinde elektriksel aktivitenin başladığı görüldü.
  • Libet Deneyi: Kaliforniya Üniversitesi’nden Benjamin Libet, bir el hareketinden 350-400 milisaniye önce beynin ilgili bölgesinde hareketin başladığını tespit etti.

Bu bulgular şu soruyu akla getiriyor: Biz istediğimiz için mi yapıyoruz, yoksa yaptığımız için mi istiyoruz? Einstein’ın dediği gibi, “İnsan iradesinin özgürlüğünden bahsedildiğinde insanların neyi kastettiğini gerçekten de bilmiyorum.”

Davranışlarımızın Sorumluluğu

Gördüklerimizin %99’unu geçmiş anılarımız, yani veri tabanımızdaki bilgiler oluşturur. Sadece %1’i duyusal organlarımızdan gelen gerçek veridir. Bu demektir ki, veri tabanımıza ne koyduğumuz hayati önem taşır.

Her sözümüz, her hareketimizle başkalarının zihinlerine ve kalplerine birer “imza” atarız. Ancak çoğu zaman bu imzaların sorumluluğunu üstlenmeyiz. Bu durum, etrafta sahipsiz, “öksüz ve yetim” davranışların dolaşmasına neden olur.

Yapmamız gereken, davranışlarımızın doğum sürecini anlamak, bilinç dışımızın farkında olmak ve attığımız her imzanın sorumluluğunu üstlenmektir. Ancak bu şekilde daha bilinçli ve sorumlu bir yaşam sürebiliriz.

RELATED ARTICLES

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Advertisment -
Google search engine

Most Popular

Recent Comments