Gayrimenkul Liderleri

En de tura 1,2,3… Dijital Donusumun Hizi | Rauf OLCAY

Çocukken oynadığımız “Endetura 1-2-3” oyunu gibi, dijital dünya da arkamızı döndüğümüz her an bize biraz daha yaklaşıyor. Peki, bu hızlı dönüşüm hayatımızı ve eğitim anlayışımızı gerçekten ne kadar değiştiriyor? Reklamcı ve akademisyen Rauf Olcay, teknolojinin bir araç olduğunu, asıl değişimi yaratacak olanın ise “sorgulayan” ve “baktığı yere giden” insan olduğunu vurguluyor.

Alışkanlıkları Sorgulamanın Gücü

Hayatta birçok şeyi olduğu gibi kabul eder, hiç sorgulamayız. Olcay, bu durumu yüksek atlama örneğiyle açıklıyor. Yıllarca herkesin aynı teknikle atladığı bir sporda, Dick Fosbury adında bir atletin çıkıp tamamen farklı ve “acayip” bir stille atlaması, tüm standartları değiştirmiştir. Bu, büyük bir cesaret gerektirir.

Aynı şekilde, yıllarca bej rengi kasalarda üretilen bilgisayarlara birinin “hayır” deyip rengarenk iMac’i tasarlaması da bir sorgulama eylemidir. Pazarın ve hayatın kurallarını değiştirenler, var olanı kabul etmeyip sorgulayanlardır.

Teknoloji Dünyayı Değiştirir mi?

Telgraftan televizyona, internetten akıllı telefonlara kadar her yeni teknoloji, “dünyaya barış gelecek, her şey değişecek” vaadiyle geldi. Ancak Olcay’a göre bu bir yanılgı.

İnsan Baktığı Yere Gider: Eğitimde Perspektifin Önemi

Rauf Olcay, motosiklet kullanırken öğrendiği en temel kuralı hayatın ve eğitimin merkezine koyuyor: “İnsan baktığı yere gider.” Motosiklette nereye bakarsanız, farkında olmadan oraya yönelirsiniz. Hayatta da bu böyledir. Neyi hedeflerseniz, neye odaklanırsanız, hayat sizi oraya götürür.

Bu metafor, eğitim için kritik bir anlam taşır:

Sonuç olarak, toplumlar da liderler de baktıkları yere giderler. Amacımız, dünyayı daha iyi bir yer haline getirebilecek kadar özgüveni yüksek ve iyi insanlar yetiştirmek olmalıdır.

Exit mobile version